Müzisyenlerle Sohbet #3 – Batuhan Kartaltepe – Türkiye Klasik Müzik Topluluğu

1- Merhaba Batuhan, söyleşi teklifimi kabul ettiğin için çok teşekkür ederim. Seni burada gördüğüm için çok mutlu oldum. Bize, bir müzisyen olarak Batuhan Kartaltepe kimdir, anlatır mısın? Baştan bugüne kadar senden bir özet istiyoruz!

Davetin için çok teşekkür ederim, ben de bu projenin bir parçası olduğum için mutluyum. Ben 1998 yılında Antakya’da doğdum ve lise yıllarına kadar standart ders çalışan biriydim, 2012 yılının ilk aylarında gitarla tanıştım ve o zamanlarda daha çok sevdiğim başka bir şey yoktu. Koca bir okyanusa daldım ve klasik müziği keşfetmeye başladım. O sırada çok değerli ilk hocam Abdullah Akyüz’le çalışma şansım oldu ve onun yönlendirmeleri ve bağlantılarıyla çok hızlı yol aldım. Aynı yıl aralık ayında Antakya’ya Ricardo Moyano konser için gelecekti ve yanında şu an çalıştığım Utku Özkanoğlu masterclass yapmak için gelmişti. Organizasyonu Abdullah Akyüz yaptı. Hayatıma bu işle devam edeceğime karar verdiğim zaman işte o zamandı. Utku Özkanoğlu ile çok uzun bir ders yaptık ve Antalya’ya onun yanına gidip onunla çalışmamı istedi ancak o zamanlar çok küçüktüm ve gidememiştim. Daha sonra Ricardo Moyano ile çalıştık ve akşam konserde ondan önce sahneye çıkıp kısa bir eser çalmamı istedi, dolayısıyla müzikle tanıştığım sene Ricardo Moyano gibi bir ustayla tanışıp aynı zamanda onunla aynı sahnede çalma şansım oldu. Yıllar sonra 2018 yılında nihayet Utku Özkanoğlu ile çalışmaya başladım ve bu süreçte bir çok yarışmada ödül aldım. Aynı zamanda konser hayatım başlamış oldu ve hala aktif olarak konserlere devam ediyorum.

2- Pavel Steidl, Roberto Aussel, Rovshan Mamedkuliev, Lorenzo Micheli, Anton Baranov gibi daha çok sayıda usta müzisyenin ustalık sınıfına katılmış ve onlarla çalışmışsın. Eğitmen anlamında da kendini şanslı hissediyor musun? Bu ustalık sınıfları, bu insanlar sana neler kattı bir müzisyen olarak? Bu konuda ne dersin?

Bu ustalarla çalışmak benim için büyük şans ve onur, her birinden inanılmaz deneyimler öğrendim. Bazıları çocukluk kahramanlarım, ses, ton, kaliteli sound, teknik ve müziğin inceliklerini öğrenmeye çalıştım. Bunlar dışında iyi bir eğitimci olmayı da öğrendim bu ustalar sayesinde. Farklı tarzlar ve farklı ekoller gördüm.

3- Üniversite’nin 2. Yılında 14 konserlik konser turnesine çıktın. 2021 yılında Polonya’da düzenlenen uluslararası müzik yarışmasında 2. Ödülünü kazandın. 2023 yılında Ankara gitar yarışmasında 2. Oldun ki birincilik ödülü verilmedi sanırım bu yarışmada. Bu başarıların hepsi inanılmaz. Çok tebrik ederim. Yarışma deneyimlerin hakkında neler söylemek istersin? Büyük besteci Bartok’un söylediği ‘Yarışmalar atlar içindir insanlar için değil.’ Sözüne katılıyor musun?

Yarışmalar günümüzde bence çok önemli, bu kişinin nasıl çaldığını gösteren bir kıstas değildir insanların düşündüğünün aksine. Günümüzde bir çok yetenek var ve bu müzisyenleri tanımamız için veya bizlerin kendisini göstermesi ve tanıtması için yarışmalar büyük bir fırsat sunuyor. Basit bir örnek vermek gerekirse Tchaikovsky yarışması olmasaydı Alexandre Kantorow gibi üst düzey ustaların varlığından haberimiz olmayabilirdi. Çok fazla müzisyen var ve çok özel olanlar arada görünmeyebiliyor.

4- 14 konserlik bir turne mi? Bu inanılmaz yoğun ve yorucu olmuş olmalı. Bu turne hakkındaki anılarını, deneyimlerini, hepsini öğrenmek istiyorum!

Benim için önemli bir deneyimdi, zor ve yorucuydu. Bence hazır olmadığım bir süreçti çünkü sadece çalmak değil aynı zamanda sürekli yolculuk yapmak çok tüketici bir şey. Ama sonuç olarak bir şekilde üstesinden geldik ve başarılı bir şekilde konserleri bitirdik. Zorluklardan bazılarını paylaşabilirim, mesela Van o kadar soğuktu ki parmaklarım asla ısınmadı ve en zorlu performans olmuştu benim için ama bu gibi zorlu deneyimler bizi gelecekti konserlere daha iyi hazırlar.

5- Ülkemizde gitarın yanlış anlaşıldığını ve sadece ortam enstrümanı olarak nitelendirildiğini düşünüyor musun? Öğrenciler arasında da gitarı seçenlerin sayısı keman, piyano, viyola, flüt vb. enstrümanlara göre az. Bu konu hakkında neler söylemek istersin?

Aslında gitara son yıllarda inanılmaz bir talep söz konusu. Konservatuvarlarda çok fazla gitar bölümü öğrencisi var ve Türkiye’de yapılan festivallere inanılmaz bir katılım oluyor. Bence her müzik aletinin popüler bir alıcısı ve satıcısı var ama biz klasik müzik çalanlar azınlıktayız ve bu sadece gitar için geçerli değil, her müzik aleti için aynısını söyleyebiliriz.

6- Ülkemizde ve özellikle popüler camiada akustik ve elektro gitar çok revaçta. Klasik gitar eminim bu iki enstrümandan çok daha farklıdır. Sen bu diğer gitarları denedin mi? Rock, metal ya da pop müzik dinler misin? İcra eder misin? Sana da ‘Akdeniz Akşamları’ çalsana diyenler oluyor mu? (:

Bu enstrümanlar bambaşka bir dünya aslında. Teknikleri ve müzikal anlayışı olarak çok daha farklı. Piyano ve Klavye’yi kıyaslamak gibi olabilir. Ve evet bir dönem Bas gitar ve elektro gitar çalmıştım. popüler ve kalitesi soundlu şarkılar dinlerim ama artık hiç çalmıyorum bunları.

7- Gelecek planlarını da öğrenebilir miyiz? İleride nasıl bir kariyer düşünüyorsun? Gitaristliğe devam edeceğin kesin. Akademisyen olursun belki de? Solist olarak mı devam etmek istiyorsun yoksa? Kayıt projelerin var mı? Konserlerin? Bizi bilgilendir lütfen!

Solist olmak herkesin isteğidir muhtemelen ama sadece solist olarak hayatta kalmak mümkün değil, en azından Türkiye’de. Dolayısıyla akademik kariyer tercihimdir ve bu süreçte sahnelerde olmaya devam edebilirim diye düşünüyorum. Yakın zamanda eğitim için Avrupa’ya temelli gideceğim ve orada bol bol yarışma ve konserlere çıkmak için fırsat kollayacağım. Bizim işimiz en çok sahnede öğreniliyor bence.

Çok teşekkürler Batuhan!

Batuhan ile beraber yaptığımız canlı yayın söyleşisini de sizinle paylaşmak isteriz.